Kaç Kişiyiz

2 Eylül 2011 Cuma

Boşanmanın Nedenleri

Aile yapısındaki ve evlenme anlayışındaki değişiklikler, sosyal bilimcilerce kabul edilse de aile hala toplumun temel kurumu olarak önemini korumaktadır. Aile yapısındaki değişiklikler, aile yapısını da etkilemiştir. Çocuk bakımı ve yetiştirmesi, ailede karar mekanizmalarına katılım, kadının çalışma yaşamına aktif katılımı, eşler arası iletişim gibi boyutlarda ortaya çıkan değişiklikler, ister istemez evliliğe ve boşanmaya ilişkin tutumları da farklılaştırmaya başlamıştır.

Ailede güç ve otorite modeli olan erkek, bu değişime paralel olarak yeni aile ve evlilik rollerine uyum sağlamaya yönelmiştir. Eskiden olduğu gibi güç ve otorite modeli olmak, gelişmiş ve gelişmekte olan pek çok ülkede, kentsel kesimlerde giderek daha "sembolik anlam" taşımaya başlamıştır. Özellikle eğitim düzeyinin yükselmesiyle pek çok erkek artık evlilik ilişkilerinde "karşılıklı bağımlılık", "spontanlık" gibi kavramlardan daha az ürkmektedir. Cinsiyet rollerinde daha eşitlikçi bir dağılım kendini göstermeye başlamıştır. Kadının kendini ekonomik anlamda erkeğe bağımlı görmemesi, başka bir deyişle "bağımlılık" yerine "bağlılık" kavramının ön plana çıkması, evliliğin niteliğinin (dayanışma, dostluk, sevgi, paylaşım vb.) vurgulanması, evliliğe bakışı olduğu kadar boşanmayla ilgili değerlendirmeleri de eskiye kıyasla farklılaştırm aktadır. Farklılaşan değerlendirmelerin başında tüm çabalara karşın yolunda gitmeyen evlilikleri "her ne pahasına olursa olsun" sürdürmenin aile üyelerine çoğu zaman daha fazla zarar vereceği düşüncesi gelmektedir. Çocukların varlığının da bir evliliği sürdürebilmek için yeterli olmayacağı düşünülmektedir.

Daha öncede vurgulandığı gibi yüksek boşanma oranları, kişilerin evlenme filerinden uzaklaşmasıyla sonuçlanmamıştır. Aksine kadınların üçte ikisi ve erkeklerin dörtte üçü yeniden evlenmektedirler. Ancak ilk evlilik ve boşanma sürecindeki çatışmaların çözümlenmemesi durumlarında boşanma oranları %60 gibi yüksek oranlara çıkabilmektedir.

En sık karşılaşılan boşanma nedenleri şunlardır:

1. Ekonomik sorunlar 
2. Eşlerin sosyo-kültürel yapı farklılıkları
3. Cinsel sorunlar
4. İletişim Bozukluğu 
5. Eşlerden birinin ihaneti 
6. Aile içi şiddet
7. Zevk ayrılıkları 
8. Eşlerin birbirlerini ihmal edişi
9. Ailelerin aşırı müdahalesi
10. Eşlerden biri ya da her ikisinin ailelerine bağımlı ya da zayıf kişilikte olmaları 
11. Çocuk olmaması 
12. Ciddi ekonomik ve sınıfsal farklılıklar 
13. Yaş farkının fazla olması
14. Erken yaş evlilikleri
15. Aile baskısı ile evlendirmeler
16. Taraflardan birinin ani kişilik ve yaşam pratiğinin değişmesi 
17. Psikiyatrik sorunlar/ depresyon, panik atak, şizofreni vb. 
18. Uyuşturucu, alkol ve kumar bağımlılığı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder